YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

Yabancı para birimi üzerinden yapılan sözleşmelerde, hangi tarihli döviz kurunun baz alınarak ödeme yapılabileceği hk.

Karar Özeti

Yabancı para birimi üzerinden yapılan sözleşmelerde, hangi tarihli döviz kurunun baz alınarak ödeme yapılabileceği hk.

Karar

 

 

Kamu İdaresi Türü          Diğer Özel Bütçeli İdareler         

 

Yılı         2011    

 

Dairesi  4           

 

Dosya No           47130  

 

Tutanak No        49519  

 

Tutanak Tarihi   21.4.2021         

 

Kararın Konusu İhale Mevzuatı ile İlgili Kararlar

 

 

Konu: Hatalı Döviz Kurunun Kullanılması

 

1-260 sayılı Ek İlamın 1’inci maddesiyle; ... Ortak Girişimi yüklenimindeki ... $ ihale bedelli “... (... geçişi dahil) Yolu İnşaatı İşi” ne ait sözleşmede; “sözleşme birim fiyatı” nın 2 Ocak 1997 tarihli T.C. Merkez Bankası alış kuru üzerinden hesaplanmış ABD Doları olduğu, “uygulama yılı birim fiyatı” nın ise her bir uygulama yılının 2 Ocak tarihli T.C. Merkez Bankası alış kuru üzerinden hesaplanmış ABD Doları olduğu ifade edilmesine rağmen;

 

Birinci keşif, sözleşme bedeli ve sözleşme birim fiyatlarının tespitinde 2 Ocak tarihli kur olarak 3 Ocak 1997 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan T.C. Merkez Bankası alış kuru esas alınmışken, uygulama yılı birim fiyatlarının tespitinde ise 2 Ocak tarihli kur olarak ilgili yılın 2 Ocak tarihinde Resmi Gazetede yayımlanan T.C. Merkez Bankasının 31 Aralık tarihli alış kurlarının esas alınması sonucu oluşan ... ABD Doları kamu zararının tazminine karar verilmiştir.

 

Sorumlu Gerçekleştirme Görevlisi ... (Yol Yapım Başmühendisi) tarafından gönderilen temyiz dilekçesinde özetle;

 

260 sayılı Ek İlam maddesinin hukuka ve yapılan uygulamanın ruhuna aykırı olduğu,

 

1) 6085 sayılı Sayıştay Kanunu’nun Dördüncü Kısmı “Hesap yargılaması” başlığı ile 48 ve devamı maddelerinde düzenlendiği, Kanunun ‘’Yargılamaya esas rapor” başlıklı 48’inci maddesinin 1’inci fıkrasında aynen “Genel yönelim kapsamındaki kamu idarelerinin hesap ve işlemlerinin denetimi sırasında denetçiler tarafından kamu zararına yol açan bir husus tespit edildiğinde sorumluların savunmaları alınarak mali yılsonu itibariyle yargılamaya esas rapor düzenlenir. Ancak bu Kanunun 6’ncı maddesinin dördüncü fıkrasında belirtilen hususlara ilişkin düzenlenen yargılamaya esas raporlar için mali yılsonu beklenmez. Yargılamaya esas raporun düzenlenmesinde, tebliğ tarihinden itibaren otuz gün içinde cevap vermeyen sorumluların savunmaları dikkate alınmaz." hükmünü içerdiği, yine Kanunun "Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun uygulanacağı haller” başlıklı 61’inci maddesinde aynen “Bu Kanunda yargılama usulüne ve kanun yollarına ilişkin hüküm bulunmayan hallerde 18/6/1927 tarihli ve 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun ilgili hükümleri uygulanır. ” denildiği,

 

... Genel Müdürlüğü’nün 2011 yılı denetimleri sonucunda oluşturulan sorgu incelendiğinde; sorguya esas hususların 1999 ile 2010 yılları arasını kapsadığının görüleceği, ... Genel Müdürlüğümün 1999 ile 2010 yılları arasındaki tüm hesapların Sayıştay’ca yapılan incelemelerin tamamlandığı, bu yıllarda sorgu konusu edilen konuların İlama bağlandığı ve yargılama süreçleri sonunda bu İlamların kesinleştiği, bu nedenle; öncelikle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümleri doğrultusunda, kesin hükme bağlanmış ... Genel Müdürlüğü’nün 1999-2010 yılları arasındaki hesapların 2019 yılında yeniden sorguya alınmasının hukuka aykırı olduğu, 1999-2010 yılları arasındaki hesapların incelenmesinin Borçlar Kanunu’nun zaman aşımına ilişkin hükümlerine aykırı olduğu, sorguya alınan hususların zamanaşımına uğradığı,

 

2) Sorguya konu iddianın “T.C. Merkez Bankası tarafından yayımlanan döviz kurlarının geçerlik tarihine” ilişkin hatalı bir yorumdan kaynaklandığı,

 

İşe ait sözleşmenin 5/j maddesinde "uygulama yılı birim fiyatı” nın; “Uygulama yılı birim fiyatı; onaylı iş programına uygun olarak her yıl yapılacak iş kalemlerine ait birim fiyat olup, her uygulama yılının 2 Ocak tarihindeki T.C. Merkez Bankası alış kuru üzerinden hesaplanmış ABD doları (TL’den ABD dolarına çevirirken 3 hane alınacaktır)” şeklinde tanımlandığı,

 

T.C. Merkez Bankasının, resmi tatil ve Cumartesi-Pazar günleri haricindeki tüm çalışma günlerinde, saat 15.30’da gösterge niteliğinde döviz kurlarını belirlediği, bir gün sonraki Resmi Gazetede yayımlanan bu kurların üzerinde; harfi harfine aynen şu ifadenin bulunduğu,

 

“2 OCAK 2012 GÜNÜ SAAT 15:30’DA BELİRLENEN GÖSTERGE NİTELİĞİNDEKİ TÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI KURLARI”

 

Hukuki bir değerlendirme yapıldığında, Merkez Bankası’nın bu ifadesinin; “o güne ait döviz kurları” anlamına gelmediği ve sadece “o gün saat 15.30’da belirlenen döviz kurları” olarak yorumlanması gerektiği, bir başka ifadeyle; belirli bir gün, saat 15.30'da belirlenen döviz kurlarının, o güne ait kurlar olarak değerlendirilemeyeceği, çünkü aynı gün geçerli olan resmi kurların: bir gün önce saat 15.30’da belirlenen kurlar olduğu, bir gün önce saat 15.30’da belirlense de, ertesi gün geçerli olan kurun; esas itibariyle belirlendiği günün değil, ertesi günün kuru olduğu,

 

Gerçekten de; kur belirleme görevinin, 1211 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası Kanunu’nun 4’üncü maddesinden kaynaklanan resmi bir görev olduğu, bu resmi görevin; Resmi Gazetede yayımlanma suretiyle ifa edildiği, internet sitesi kanun metninde yer almadığından, kanunen geçerli olan yayın yerinin Resmi Gazete olduğu, 2 Ocak tarihli Resmi Gazetede; 2 Ocak günü saat 15.30’da belirlenen bir kurun bulunmasının ise fiziken imkânsız olduğu, 2 Ocak tarihli Resmi Gazetede, 31 Aralık tarihinde saat 15.30’da belirlenen kurların yer aldığı, (dilekçe ekindeki emsal Resmi Gazetelerin ilgili sayfalarından görüleceği üzere) Bir kurun belirlenmesinin ayrı bir olay, yayımlanmasının ise ayrı bir olay olduğu, 2 Ocak tarihli Resmi Gazetede yayımlanan kur, her ne kadar 31 Aralık saat 15.30’da belirlenmişse de; hukuken 2 Ocak tarihli kur niteliğinde olduğu, bu nedenledir ki; 2 Ocak tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan kurun; 2 Ocak tarihindeki tüm resmi işlemlerde (Mahkemeler ve İcra Dairelerinde yapılan dava ve takipler dâhil) esas alındığı, örneğin döviz üzerinden bir icra takibi yapmak isteyen İcra Müdürünün takip tarihinde Resmi Gazete’ de yayımlanan kuru uygulayacağı, yani TÜM RESMİ VE ÖZEL BİRİMLER İÇİN; 2 OCAK TARİHLİ KURUN, 2 OCAK TARİHLİ RESMİ GAZETE’DE YAYIMLANAN KUR OLDUĞU,

 

2 OCAK TARİHİNDE YAPILAN HER DÖVİZE DAYALI RESMİ İŞLEME, 2 OCAK TARİHLİ RESMİ GAZETENİN EKLENDİĞİ VE BÖYLECE İŞLEMDE RESMİYET SAĞLANDIĞI, 2 OCAK TARİHİNDE YAPILMASI GEREKEN BİR İŞLEM İÇİN 3 OCAK TARİHİ BEKLENEMEYECEĞİNDEN; 2 OCAK TARİHİNDE RESMİ BİRİMLERE ULAŞAN RESMİ GAZETE’DE BULUNAN KURUN, 2 OCAKTAKİ TÜM RESMİ İŞLEMLERDE ESAS ALINAN HUKUKİ ANLAMDAKİ “2 OCAK TARİHLİ RESMİ KUR” OLDUĞU,

 

2 Ocak saat 15.30’da belirlenen kurun ise, aslında 3 Ocak tarihli kur olduğu ve 3 Ocak tarihli Resmi Gazete’de yayımlandığı, TEMYİZE KONU EK İLAMDA; 3 OCAK TARİHLİ KUR ESAS ALINMAK SURETİYLE HATALI YORUM YAPILDIĞI,

 

Yukarıda belirtilen sözleşme maddesinde; “her uygulama yılının 2 Ocak tarihindeki T.C. Merkez Bankası alış kuru” ifadesinin yer aldığı, bu ifadenin hiçbir şekilde; "2 Ocak saat 15.30'da belirlenen kur" veya “2 Ocak'ta belirlenen kur" anlamına gelmediği, ifadede açıkça “2 Ocak tarihli Resmi Gazete’de yer alan kur” un kastedildiği,

 

... Genel Müdürlüğünce döviz cinsinden yürütülen bütün işlerde uygulama yılı fiyatlarının;

 

Her yılın başında ilgili Bakanlıkça bir önceki yılın 31 Aralık tarihi itibarı ile piyasada oluşan fiyat artışlarına göre güncellenen rayiçler ve birim fiyatların (1 ocaktan itibaren geçerli) 1 ocakta tatil olması sebebiyle 2 ocak tarihli Resmi Gazetede yayımlanan ve bir önceki yılın kapanış değerini temsil eden (1 ocak tarihinde de geçerliliği olan) 31 ocak günü saat 15:30 da belirlenen gösterge niteliğindeki döviz kuruna bölünerek oluşturulduğu, diğer bir deyişle 1 ocak tarihinde geçerli TL fiyatları yine 1 ocak tarihinde geçerli döviz kuruna bölünerek sözleşmenin ilgili maddesine göre belirlendiği, bu uygulamanın ... Genel Müdürlüğü tarafından sözleşmelerin tamamında bu şekilde yapıldığı, her türlü iç denetimden (Teftiş Birimi, İç Denetim Birimi vs.) geçtiği ve mevzuatına uygunluğunun kabul edildiği, ayrıca 1999-2008 yılları (10 yıl) boyunca da Sayıştay denetiminden geçerek mevzuata uygun olduğunun Sayıştay tarafından da kabul edildiği,

 

3) İhaleye konu işin keşfi hazırlanırken TL esaslı birim fiyatların ABD Dolarına dönüştürülmesinde, İdarece; 3 Ocak tarihindeki Resmi Gazetede yayımlanan -2 Ocak tarihinde saat: 15:30’da belirlenen ve 3 Ocak saat:15:30’a kadar tüm resmi işlemlere uygulanacak olan- 3 Ocakta geçerli kurun esas alındığı, keşifte 3 Ocak tarihli kurun esas alınmasının nedeninin; bu kurun İdarenin lehine durum ortaya çıkarmış olmasından kaynaklandığı, (dilekçe ek-3 tablo) 1.keşifler hazırlanırken yapılan bu uygulamanın, sözleşme ve ilgili diğer mevzuatlar birlikte değerlendirildiğinde yanlış bir uygulama olduğunun sehven fark edilmediği, ancak İdarece uygulama yıllarında; sözleşme hükmü doğrultusunda benzer tüm işlerde - sadece 1.keşif hazırlanırken uygulanan ve sözleşme ile mevzuat birlikte değerlendirildiğinde bu uygulamanın yanlış olduğu fark edilerek- resmi mevzuata da uygun olarak 2 Ocakta geçerli kur yani 2 Ocak tarihli Resmi Gazetede yayımlanan kur esas alınarak hem sözleşmeye hem de mevzuata uygun olacak şekilde işlem yapıldığı, dolayısıyla, keşif hazırlanırken idarenin lehine olması nedeniyle uygulanan ancak sözleşmeye ve ilgili mevzuata birlikte değerlendirildiğinde sözleşme ve mevzuata aykırı olarak yapılan bu yanlış uygulamadan dönüldüğü,

 

4) Öncelikle belirtmek gerekir ki, yukarıda da ifade edildiği gibi ... Genel Müdürlüğü'nce aynı dönemde imzalanan tüm sözleşmelerin keşfi hazırlanırken 3 Ocakta geçerli kur, uygulama yılı birim fiyatların tespitinde ise 2 Ocakta geçerli kur esas alınarak işlem yapıldığı, dolayısıyla, o dönemde ihaleye çıkılan tüm işlerde aynı uygulamanın yapıldığı,

 

KURUMCA SÖZLEŞMELERE VE HUKUKA UYGUN OLARAK TÜM MÜTEAHHİTLERE EŞİT OLARAK YAPILAN UYGULAMA NEDENİYLE EŞİTSİZLİK DE YARATILMAMASI GEREKTİĞİ, Şöyle ki;

 

Aynı tarihlerde ihaleye çıkılan ve aynı uygulamanın yapıldığı 2 ayrı işin kesin kabulünün 2007-2008 yıllarında yapıldığı, sorgunun ilk olarak 2009 yılında gündeme geldiği, bu iki işin kesin hesabı yapılmış olduğundan ve o yıla kadar Sayıştay’ca yapılan denetimlerde uygulamanın mevzuata uygunluğunun kabul edildiği,

 

Sorguya konu ihaleler için 1999 yılından itibaren 10-15 yıllık bir süreyi kapsayacak şekilde aynı konunun yeniden sorguya alındığı, İlamda yer alan iş’te yıllarca herhangi bir sorgu yapılmadığı, kesin hesap dahil tüm ödemelerin Sayıştay denetiminden geçerek mevzuata uygunluğunun kabul edildiği, bu durum yukarıda bahsedildiği gibi eşitsizlik/adaletsizlik yaratılması sonucunu doğuracağı,

 

5) YİNE SAYIŞTAY’CA 2 OCAKTA GEÇERLİ KURUN ESAS ALINMASININ SÖZLEŞME VE MEVZUATA UYGUN OLDUĞUNUN KABUL EDİLDİĞİ, Şöyle ki;

 

1998 yılında ihale edilerek yapım çalışmalarına başlanan ve 2016 yılında kabulü yapılan bir işte de aynı uygulama yapıldığı halde 2009 yılındaki sorguya dahi konu edilmediği, 2009 yılından sonra yapılan denetimlerde de benzer konuda sorgu çıkmadığı, 2009 yılı ilamı dahil denetlenen bütün hesap yıllarına ait uygulamaların ilamda yer alan “MAADASININ MEVZUATA UYGUN OLDUĞUNA” ifadesiyle kabul edildiği ve KESİNLEŞTİĞİ, DOLAYISIYLA BU İŞDEKİ BENZER UYGULAMANIN 2009 YILI VE SONRAKİ YILLARDA SORGUYA DAHİ KONU EDİLMEMİŞ OLMASI VE KESİNLEŞMESİ; UYGULAMA YILI BİRİM FİYATLARININ TESPİTİNDE 2 OCAKTA GEÇERLİ KURUN ESAS ALINMASININ SÖZLEŞMEYE, MEVZUATA VE DOLAYISIYLA HUKUKA UYGUN OLDUĞUNUN SAYIŞTAYCA DA KABUL EDİLDİĞİ,

 

Sonuç olarak, yıllar boyu uygulanan ve denetimden geçerek kesinleşen uygulama neticesinde sorguda belirtildiği şekilde herhangi bir kamu zararı bulunmamakta olup, konunun yeniden değerlendirilmesini talep ettiği, belirtilmiştir.

 

Başsavcılık Mütalaasında özetle;

 

İlamın 1’inci maddesinde yer alan yol inşaat işine ait Sözleşmenin 5’inci maddesinde; birim fiyatın 2 Ocak 1997 tarihli Merkez Bankası alış kuru üzerinden hesaplanmış ABD doları olduğu, uygulama yılı birim fiyatının ise, iş programına uygun olarak her yıl yapılacak iş kalemlerine ait uygulama yılının 2 Ocak tarihli T.C. Merkez Bankasının alış kuru üzerinden hesaplanmış ABD doları olduğunun açık olarak zikredildiği,

 

2 Ocak tarihli TC Merkez Bankasının ABD doları kuru ifadesinden ise; TC. Merkez Bankasınca 2 Ocak belirlenip 3 Ocak tarihinde Resmi Gazetede yayımlanan ABD doları kuru esas alınarak hesaplamaların yapılması gerektiğini anlaşılmasına rağmen idarenin sözleşme yılı birim fiyatları T.C. Merkez Bankasınca 2 Ocak 1997 tarihinde belirleyip 3 Ocak 1997 tarihinde yayımlanan ABD doları kuru baz alınmak suretiyle hesapladığı ancak uygulama yılına ait birim fiyatların 2 Ocak tarihli Resmi Gazetede yayımlanan ABD doları kuru esasa üzerinden hesaplanarak tespit edilen fiyata göre ödeme yapılmasının yasal olmadığı,

 

Diğer taraftan 1999 yılında başlayıp 2010 yılına kadar süren işlemlerin eski yıllarda sorgu konusu yapılıp yargılanarak karara bağlandığı ve kesinleştiği dolayısıyla 6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunun gereği yeniden yargılanma yapılamayacağı ayrıca Borçlar Kanununa göre zaman aşımı söz konusu olduğu iddia edilmekte ise de; işin 1997 yılında başlayan ve kesin hakedişin yapıldığı 2011 yılına kadar bir süreci kapsadığı, 2009 yılında hesapların denetimi sonucu önceki yıllar itibariyle kamu zararının tespit edilmesi ve sorumlulara sorgu tevcihi ile birlikte zaman aşımının kesilmiş olduğu ve yargılama sürecinin devam ettiğinden zaman aşımının söz konusu olmadığı, ayrıca 6085 sayılı Kanunun 6’ncı maddesi gereği önceki yıllarla ilgili olarak 2011 yılında kesin hesap işlemleri sırasında meydana gelen eksikliklerin sorgu konusu yapılmasının yasal olduğu,

 

Bu durum karşısında temyiz talebinin reddedilerek Daire kararının yasal mevzuata uygunluğuna hükmedilmesinin uygun olacağı, belirtilmiştir.

 

İşbu dosyayla duruşma talebinde bulunan ... ile Sayıştay Savcısının sözlü açıklamalarının dinlenmesinden ve dosyada mevcut belgelerin okunup incelenmesinden sonra,

 

GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:

 

... Ortak Girişimi yüklenimindeki ... $ ihale bedelli “... - ... - ... (... geçişi dahil) Yolu İnşaatı İşi” ne ilişkin olarak;

 

İlamda; sözleşme birim fiyatlarının tespitinde “2 Ocak tarihli kur” olarak T.C. Merkez Bankasınca 2 Ocak 1997 tarihinde belirlenip 3 Ocak 1997 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan ABD Doları kuru esas alınmasına rağmen, uygulama yılı birim fiyatlarının tespitinde T.C. Merkez Bankasınca ilgili yıldan bir önceki yılın son iş gününde (31 Aralık) belirlenip ilgili yılın ilk iş gününde (2 Ocak) Resmi Gazetede yayımlanan ABD Doları kurunun esas alınması sonucu ... ABD Doları kamu zararına sebebiyet verildiği belirtilmiştir.

 

İşe ilişkin sözleşmenin 5’inci maddesinde;

 

Birim fiyatın; “İş kalemleri için Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca her yıl tespit edilen ve yayımlanan bedeli ve bu bedellere ait her türlü uzunluk, derinlik, yükseklik ve su zammı gibi zamları (iş türüne göre TCK, DSİ, TEAŞ, TEDAŞ, DLH, İller Bankası ve Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü birim fiyatları dâhil)”,

 

Sözleşme Birim Fiyatının; “Birim fiyat tarifine, teknik ve özel şartnamesine uygun olarak yapılacak her iş kalemi için sözleşmesinde tespit edilmiş veya sözleşmesine göre tespit edilecek olan birim fiyatların 2 Ocak 1997 tarihli T.C. Merkez Bankası alış kuru üzerinden hesaplanmış ABD Dolarını (TL den ABD Dolarına çevrilirken 3 hane alınacaktır.)”,

 

Uygulama Yılı Birim Fiyatının; “Onaylı iş programına uygun olarak her yıl yapılacak iş kalemlerine ait birim fiyat olup her uygulama yılının 2 Ocak tarihli T.C. Merkez Bankası alış kuru üzerinden hesaplanmış ABD Dolarını (TL den ABD Dolarına çevrilirken 3 hane alınacaktır.)” şeklinde tanımlandığı;

 

Sözleşmenin 19.1 maddesinde ise; “Bu işlerde Birim Fiyatlar ABD Doları cinsinden olup, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı birim fiyatlarının 2 Ocak tarihli T.C. Merkez Bankası alış kuru ile ABD Doları eşdeğeri olarak hesaplanacaktır. TL nin ABD Dolarına dönüştürülmesindeki hesaplamalarda rakamlar, gerekli hassasiyeti sağalmak için, virgülden sonra 3 (üç) hane uzatılacaktır.” düzenlemesinin yer aldığı,

 

Görülmüştür.

 

T.C. Merkez Bankası tarafından yılın her iş günü saat 15:30'da gösterge niteliğinde kurlar belirlenmekte, aynı gün internette yayımlanmakta; ertesi gün de, Resmi Gazetede yayımlanmaktadır. Ancak, bu kurlar hiçbir kişi ve kurumu bağlamamakta, belirlendikleri günü takip eden iş günü Merkez Bankasının bazı gişe işlemlerinde ve muhasebe amaçlı olarak kullanılmaktadır. Merkez Bankası dışındaki gerçek ve tüzel kişilerin kendi aralarındaki işlemlerde hangi kurun esas alınacağı, tamamen bu kişilerin kendi iradelerinde olan bir husustur. Resmi tatiller, hafta sonları ve yarım gün çalışılan günlerde gösterge kur belirlenmemektedir. (Bu bilgi tcmb.gov.tr’den alınmıştır.)

 

Sözleşmenin yukarıda yer verilen hükümlerinde; iş kalemlerinin TL cinsinden belirlenen birim fiyatlarının ABD Dolarına dönüştürülmesinde “2 Ocak tarihli T.C. Merkez Bankası alış kuru” nun esas alınacağı ifade edildiğinden, hem sözleşme birim fiyatlarının hem de uygulama yılı birim fiyatlarının, T.C. Merkez Bankası tarafından 2 Ocak tarihinde belirlenip, ertesi gün 3 Ocak’ta Resmi Gazetede yayımlanan ABD Doları alış kuru üzerinden hesaplanması gerekmektedir. Nitekim, sözleşme birim fiyatlarının tespitinde T.C. Merkez Bankasınca 2 Ocak 1997 tarihinde belirlenip 3 Ocak 1997 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan ABD Doları kuru (yani 2 Ocak tarihli kur) kullanılmış, yine işin birinci keşfi aynı şekilde tespit edilen birim fiyatlarla hazırlanmıştır.

 

Ancak iş kalemlerinin uygulama yılı birim fiyatları, yukarıda bahsedilen sözleşme hükmüne aykırı olacak şekilde; T.C. Merkez Bankasınca uygulama yılından bir önceki yılın son iş gününde (31 Aralık) belirlenip ilgili yılın ilk iş gününde (2 Ocak’ta) Resmi Gazetede yayımlanan dolar alış kuru üzerinden hesaplanmıştır. Sözleşme hükmüne aykırı olan ve aynı zamanda sözleşme birim fiyatlarının tespit yöntemi ile de çelişen bu uygulama sonucu kamu zararına sebebiyet verilmiştir.

 

Sorumlu tarafından gönderilen temyiz dilekçesinde; sözleşmede yer alan “2 Ocak tarihli kur” ifadesi ile “2 Ocak tarihli Resmi Gazetede yer alan kur” un kastedildiği, uygulama yılı fiyatlarına ilişkin hesaplama yönteminin sözleşmeye uygun olduğu, ancak keşif hazırlanırken İdarenin yararına olduğundan –sözleşmeye de aykırı olacak şekilde- 3 Ocakta geçerli olan kurun esas alındığı belirtilmişse de;

 

Yukarıda da izah edildiği üzere, işe ilişkin sözleşmenin 2 Ocak 1997 tarihi için belirlenip 3 Ocak 1997 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan ABD Dolar kuru üzerinden hesaplanan fiyatlar üzerinden akdedildiği, sözleşme birim fiyatlarının da aynı şekilde tespit edildiği göz önüne alındığında, uygulama yılı fiyatlarının yoruma dayalı olarak farklı bir yöntemle tespiti sözleşmeye aykırılık teşkil edecektir. Ayrıca yapım işlerinde uygulama yılına ait fiyat farkları sözleşme yılı fiyatlarının değişmesi halinde ödenmekte veya kesilmekte olduğundan, bahse konu iş’te, sözleşme birim fiyatları hangi usulle tespit edilmişse, fiyat farkına esas uygulama yılı fiyatlarının da aynı usulle tespiti gerekirdi. Dolayısıyla dilekçinin bu yöndeki savunmalarının kabulü mümkün değildir.

 

Yine sorumlu tarafından; 2011 yılı İlamındaki kamu zararının 1999-2010 yıllarını kapsadığı, oysa anılan yıllara ait İlamların Sayıştay yargılama süreçleri sonunda kesinleştiği, bu yıllara ilişkin zararların 2019 yılında yeniden sorgu edilmesinin Borçlar Kanunu’nun zaman aşımı hükümlerine aykırı olduğu ileri sürülmüştür.

 

Ancak yapılan incelemede; İlama esas kamu zararının, yapım işine ait 2011 yılında düzenlenmiş 47 no.lu kesin hakkediş üzerinden tespit edildiği ve 2019 yılında sorgu konusu edildiği görüldüğünden, yapılan işlemin 10 yıllık zamanaşımı süresi içinde gerçekleştiği anlaşılmıştır. Kaldı ki ihtilaf konusu husus, İlam hükmünde safahatı uzunca anlatıldığı üzere geçmiş yıllar zararlarını da kapsayacak şekilde ilk kez 2009 yılı denetimlerinde sorguya alındığından, anılan tarih itibariyle Sayıştay’da başlayan yargılama süreçleri nedeniyle zamanaşımı süresi de kesilmiştir. Dolayısıyla sorumlunun bu yöndeki itirazının da kabulü mümkün değildir.

 

Bu itibarla, İdare tarafından sorgu konusu işe ilişkin uygulama yılı birim fiyatlarının, TC Merkez Bankasınca 31 Aralık’ta belirlenip, ilgili uygulama yılının ilk iş gününde (2 Ocak’ta) Resmi Gazetede yayımlanan ABD Doları alış kuru üzerinden tespit edilmesi ile sözleşmeye aykırı hareket edildiği ve kamu zararına sebebiyet verildiği anlaşıldığından, konuya ilişkin dilekçi itirazlarının reddi ile, 260 sayılı Ek İlamın 1’inci maddesiyle verilen ... ABD Doları tutarındaki tazmin hükmünün TASDİKİNE, (Üye ...’ın “İlam hükmünün kaldırılması gerekir” şeklindeki azınlık görüşüne karşı) oy çokluğuyla,

 

6085 sayılı Kanunun 57’nci maddesi gereği bu Kararın yazılı bildirim tarihinden itibaren onbeş gün içerisinde Sayıştay’da karar düzeltilmesi yolu açık olmak üzere,

 

Karar verildiği 21.04.2021 tarih ve 49519 sayılı tutanakta yazılı olmakla işbu ilam tanzim kılındı.

 

 

 

Karşı oy gerekçesi/Azınlık görüşü

 

Üye ...’ın azınlık görüşü:

 

T.C. Merkez Bankası tarafından her iş günü saat 15:30'da gösterge niteliğinde kurlar belirlenmekte, aynı gün internette yayımlanmakta; ertesi gün de, Resmi Gazetede yayımlanmaktadır. Dolayısıyla 2 Ocak tarihli Resmi Gazetede, 31 Aralık tarihinde saat 15.30’da belirlenen kurlar yer almakta ve 2 Ocak günü gerçekleşen resmi işlemlerde hukuken bu kurlar geçerli olmaktadır. Buradan hareketle 2 Ocak tarihinde yapılması gereken bir işlem için 3 Ocak tarihi beklenemeyeceğinden, 2 Ocak tarihli Resmi Gazetede yayımlanan döviz kurlarının o güne ait kurlar olarak değerlendirilmesi icap eder. Bu itibarla; bahse konu yapım işine esas uygulama yılı birim fiyatlarının tespitinde; “2 Ocak tarihli kur” olarak her uygulama yılının 2 Ocak tarihli Resmi Gazetesinde yayımlanan döviz kurlarının kullanılması sözleşmeye aykırılık teşkil etmeyeceğinden, İlam hükmünün kaldırılması gerekir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 


Bu sayfa 397 kez görüntülendi.
- Karara ilişkin daha detaylı bilgi almak için soru / cevap kısmından bize ulaşabilirsiniz -

Yargıtay Danıştay Sayıştay

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI


Bu Sitede yeralan verilerin tamamı ihalekararisor.com' a ait olup. İzinsiz kopyalanması ve yayınlanması izni verilmemiştir.

Web Tasarım İntramor